Türkiye-AB İlişkilerinin Geleceği Simülasyonu (SİM@RTER), 12 Ocak 2025 tarihinde ODTÜ'de Dış Politika ve Uluslararası İlişkiler Topluluğu (DPUIT) işbirliğiyle, Türkiye-AB ilişkilerinin önemli bir konusu olan göç üzerine altı saatlik bir Avrupa Birliği simülasyonu olarak düzenlenmiştir. Simülasyon aracılığıyla katılımcıların "yaparak öğrenme" yöntemiyle Avrupa Birliği ve Türkiye arasındaki ilişkilerin geleceği hakkında bir tartışma yürütmeleri amaçlanmıştır.

Sim@rter 2025'te katılımcılar Avrupa Birliği Konseyi'nde AB üyelerinin içişleri bakanlarını temsil ettiler. Katılımcılara Avrupa Komisyonu tarafından kaleme alınan "Göç Dalgalarının Azaltılmasına Yönelik Mekanizmaların ve Ortaklıkların Güçlendirilmesi" konulu kısa bir öneri sunuldu ve toplam 1.5 saat süren dört oturum boyunca öneri üzerinde tartışmaları ve değişikliklerle öneriyi geliştirmeleri istendi.

Sonuç olarak, simülasyon sırasında bakanlar birlikte çalışmanın nasıl güçlendirilebileceği, Türkiye gibi üçüncü taraflarla ortaklığın nasıl arttırılabileceği ve Suriye'deki son gelişmeler göz önünde bulundurularak göçmenlerin araçsallaştırılmasının nasıl önlenebileceği konularına odaklandılar. Bakanlar, moderatörlü ve moderatörsüz bir dizi çalışma grubu aracılığıyla, ilk olarak sınır kontrollerinin güçlendirilmesini öngören, ikinci olarak göç dalgalarıyla doğrudan ilgilenebilmeleri için üye devletlere dış sınırlarda fon sağlama planını açıklayan ve üçüncü olarak da Türkiye ile işbirliğinin ilk iki adıma bağlı olduğunu ve ihtiyatlı ve seçici bir temelde yürütüleceğini belirten "üç adımlı bir plan" geliştirdi; plan, teklifin Avrupa Birliği Konseyi tarafından yayınlanan bir karara dönüştürülmesini sağlayan çok sayıda değişikliğe çevrildi.

Oturum 1: 

Birinci Oturum, Suriye'de rejimin düşmesinin ardından göç ortamındaki olası değişiklikler üzerine bir tartışma ile başladı. Bunu, yeni bağlamın Türkiye-AB ilişkilerine ilgisi üzerine bir tartışma izledi. Oturum, AB'nin Ukrayna mülteci krizine yaklaşımı üzerine bir tartışma ile sona erdi.

Oturum 2:

İkinci Oturum, göç dalgalarının yükünün paylaşılmasında üye devletler arasında uzlaşma ihtiyacının tartışılmasıyla başladı. Ardından göçün araçsallaştırılması sorunu tartışıldı. Bir üye devlet tarafından ilk olarak sınır kontrollerinin güçlendirilmesini öngören, ikinci olarak göç dalgalarıyla doğrudan başa çıkabilmeleri için üye devletlere dış sınırlarda fon sağlama planını açıklayan ve üçüncü olarak da Türkiye ile işbirliğinin ilk iki adıma bağlı olarak, temkinli ve seçici bir temelde yürütülmesini öngören “üç aşamalı bir plan” önerildi. Oturum, katılımcıların önerilen çözümleri değişiklik önergeleri haline getirmeye çalıştıkları, moderasyonsuz bir açık oturumla sona erdi.

Oturum 3:

Üçüncü Oturum, katılımcılardan biri tarafından gündeme getirilen bir yönetmeliğin olası revizyonuna ilişkin bir tartışma ile başladı. Oturumun geri kalanı çoğunlukla önerilen üç adımlı planın değişikliklere dönüştürüldüğü grup çalışmalarıyla devam etti. Oturum, insan ticareti ve kaçakçılığı; şeffaflığın arttırılması, veriye dayalı çözümlerin kullanılması; ve göç dalgalarında insan ticaretinin rolüyle mücadele etmek için Kuzey Afrika ve Orta Doğu'daki çok sayıda ortakla işbirliği yapılması konularının tartışılmasıyla sona erdi.

Oturum 4:

Dördüncü Oturum, bakanların (katılımcıların) fikirlerini geliştirmelerini sağlamayı amaçlayan son bir tartışma turuyla başladı; bu turda özellikle Türkiye ile işbirliğine verilen destek ve göç sorununa yaklaşımın merkezine insani kaygıların yerleştirilmesi ihtiyacı yinelendi. Bunu takip eden moderasyonsuz oturumda toplam dokuz değişiklik önergesi nihai olarak sunuldu. Oturumun geri kalanında değişiklikler tartışıldı ve ardından oylandı.

Simülasyonun sonunda bakanlar (katılımcılar) tarafından kaleme alınan Avrupa Birliği Konseyi'nin konuya ilişkin nihai kararı hazırlandı.